Çocukların aile içinde en çok olumsuz etkilendiği ve zihinlerinin en çok karıştığı hususlardan bir tanesi de anne babanın birbirinden rol çalmasıdır.
Toplumumuzda çocuklar kolektif bilinçdışından miras aldıkları ataerkil aile sistemi sayesinde babanın otoritesini rahat bir şekilde kabul edebilmektedirler. Anne ise yine aynı bilinçdışı mirasta çocukta sevecenlik, kapsayıcılık, kuşatıcılık, duygusallık olarak yer bulmaktadır. Bu sebeple çocuğun baba ile kurduğu ilişki gelecek yaşamda çocuğun toplum ve devlet kurallarını benimsemesi ile eş değer olmaktadır. Bu noktada evde bir kural konulması gerektiğinde, ya da bir otorite sergilenmek istediğinde öncelikle bunun yaptırım gücünü babanın temsil etmesi gerekmektedir. Bu husus hem annenin çocuklarla gereksiz sürtüşmeler yaşamasının önüne geçip onun yıpranmasının önüne geçeceği gibi hem de çocuğun gözünde saygınlığını korumasını sağlayacaktır. Aynı zamanda çocuğun anne ile daha sağlıklı ilişki kurabilmesine de imkan verecektir.
Günümüzde Anne Çocuk İletişimi
Günümüz ailelerinde özellikle anneler, çocuklar ile çok fazla iletişim halinde oldukları için, annelerin çocuklara karşı yaptırım gücünün azaldığı bilinen bir gerçektir. Özellikle de çatışmalı anne çocuk ilişkisine sahip ailelerde bu hususa dikkat edildiğinde faydaları görülecektir. Bir çocuk annesinden erkeksi bir anneliğe ihtiyaç duymadığı gibi babasından da kadınsı bir erkeklik beklememektedir. Burada ebeveynler birbirlerinin alanlarına saygı gösterirse çocuğun psikolojik ve duygusal açıdan sağlıklı gelişimini sağlamış olur.
Bu durumun somutlaştırılması adına bir örnek vermek gerekirse; edebiyat dersini matematikçinin, matematik dersini edebiyatçının anlatması nasıl sağlıklı olmaz ve çocukların zihinlerinde karmaşaya sebep olursa, babanın yapması gerekenleri annenin, annenin yapması gerekenleri de babanın yapması durumunda da aynı sorunlar baş gösterecektir.
Psikolog Mehmet Çağ
