Oyun, çocuğun ruhsal, duygusal ve fiziksel açıdan gelişimini sağlayan ana gelişim unsurudur.
Oyun, insanın var olduğu ilk zamanlardan günümüze kadar gelişerek ilerlemiş ve insanoğlunun varoluş mücadelesine her zaman büyük katkı sunmuştur. Özellikle son yüzyılda ruh sağlığı uzmanları tarafından önemi daha çok anlaşılmış ve özellikle çocuklar başta olmak üzere birçok grupta etkin bir ruh sağlığı tedavi yöntemi olarak uygulanmaya başlamıştır. Bu yüzyıl içerisinde oyun terapi ekolleri gelişmeye başlamış ve her birisi danışanların ruhsal tedavi süreçlerinde eksik kalan bir alanı tamamlamıştır. Son yüzyıl içerisinde oyun terapisi etkin ve özgün bir tedavi yöntemi olarak otoritelerden tam not almış ve bu alanda binlerce özgün makale, kitap ve dergi yayımlanmıştır. Bugün sizlerle paylaşmak istediğim konu olan metaforlar danışanların oyun terapilerinde üstü kapalı bir şekilde bilinçdışındaki sorunlarını çalıştıkları önemli bir alandır.
…metaforlar yazıları görülmeyen ama aslında önemli şeyler yazılı bulunan gizemli bir deftere benzer.
Genellikle oyun terapi odasında danışanlar sorun ve problemlerini direk üzerlerine alarak oynamayı seçmemektedir. Bunun sebebi zayıflamış benlik algılarının bu ağırlığı kaldıramamasıdır. Lakin içeride birikmiş ve kişiye zarar veren bu toksik zehirlenmeler bir şekilde danışanlar tarafından dışarıya atılmaya ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple danışanlar oyun terapisinde çeşitli rollere girerek ve içindeki rahatsızlık veren şeyleri oyuncaklar üzerine yansıtıp onları rollere sokarak bunları dışarıya çıkarmaya başlarlar. Böylece oyun terapisi esnasında danışan bir sorun ile karşılaşırsa veya çalıştığı konu ağır gelecek olursa hiçbir şeyin sorumluluğunu almak zorunda kalmazlar. Tüm sorumluluk sorunlarını üzerine yansıttığı ve oynadığı oyuncaklarda ve onların girdiği rollerde olur. Böylelikle danışan benliğini ve sağlığını koruyabilir. Kurulan oyunlardaki metaforların anlamlarının bilinmesi ve ruh sağlığı uzmanları tarafından yansıtmalarının yapılabilmesi ve kişilerin kendi beninin farkına vararak metaforlar aracılığıyla yaşamı üzerinde kontrol sağlaması onun kendilik algısını güçlendirdiği gibi kendisine olan öz saygısını ve güvenini de arttırmaktadır. Böylelikle danışanlarda tam bir iyilik hali ortaya çıkmaktadır.
Metaforların anlamlarının uzmanlar tarafından bilinebilmesi danışanın yaşadığı sorunların temeline inilmesinde ve sorunun çözümünde çok büyük önem arz etmektedir. Kısacası metaforlar yazıları görülmeyen ama aslında önemli şeyler yazılı bulunan gizemli bir deftere benzer. O defterde yazanlar doğru şekilde okunabilirse o defterin sahibine yardım edilebilir.
Psikolog Mehmet ÇAĞ
