Dünyadan Yaşam

Irkçı Tanrı

Yukarıda görmüş olduğunuz harita içinde bulunduğumuz ve adını sıkça projelerden duyduğumuz Ortadoğu haritası. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan bu bölgenin yazımızı ilgilendiren kısmıysa yine bir projeye ait. Bu sefer projenin sahibi CIA ve Amerikalılar değil. Bu proje ilahi bir proje: Genişletilmemiş Peygamberler Projesi
     Dünya üzerinde güncel olarak yaşayan nüfusun çok büyük çoğunluğu bir dini inanca sahip. Amerikalı Pew Research Center araştırma merkezinin 2010 yılında yaptığı bir araştırmaya [1]göre dünya üzerinde yaşayan insanların %84’ü bir dine inanıyor. Bu da 6,9 milyar insan demek. En fazla inanana sahip inanç 2,2 milyar kişiyle Hristiyanlık iken onu 1,6 milyar inananla İslam takip ediyor. Yahudi inancına sahip kişilerin oranıysa 14 milyon. Yeryüzünde bulunan insanların %56’lık kısmı bu üç dinden birine mensup. Bu üç dinin ve yukarıdaki haritanın ortak noktasıysa kutsal kitaplarında adı geçen peygamberlerinin hepsinin bu coğrafyada yaşamış olmaları. İlk insan ve ilk peygamber olduğuna inanılan Adem bugünkü Suudi Arabistan, oğlunun boğazına bıçak dayayıp tanrısına olan teslimiyetini göstermek isteyen İbrahim Dicle ve Fırat nehirleri arasında, şanssız bir kura sonucu bulunduğu gemiden sulara atılan ve kendisini bir balığın karnında bulan Yûnus Irak’ta, Yahudilerin peygamberi Musa Mısır’da ve son olarak İslam dininin peygamberi Muhammed Suudi Arabistan’da yaşam sürmüşlerdir. Kur’an’da 25 tane peygamberin ismi geçer ve ismi geçen peygamberlerin hepsi bu yukarıda görmüş olduğunuz coğrafyada yaşamıştır. Üstelik aralarında kan bağı da vardır. İbrahim’in çocukları İsmail ve İshak’ın soyundan Yahudilik ve İslam inancının peygamberleri çıkmıştır. İslam dininden rivayet edilenlere göre Dünya var olduğundan beri tam 124.000 peygamber gönderilmiştir.[2] Nedendir bilinmez fakat peygamberinin hangi kadınları eş olarak alabileceğini ve o öldükten sonra hiçbir kimsenin onun eşleriyle evlenemeyeceğini[3], tamamlandığı andan itibaren evrensel ve kıyamete kadar geçerli olan bir kitapta bahsetmeyi es geçmeyen Allah, 26. bir Ortadoğu dışına gönderdiği peygamberden bahsetmeyi tercih etmemiştir.
Şimdi çerçevemizi birazcık genişletelim :
Bu yukarıda görmüş olduğumuz ise hepimizin bildiği üzere Dünya haritası. Ortadoğu diye adlandırdığımız bölgeyse kırmızı çember ile çevrelenmiş vaziyette. Dünya’nın geri kalanı göz önüne alındığında bir hayli küçük bölge. O zaman şu soruları sormanın gerekli olduğunu düşünüyorum: Hepimizin tanrısı olan yüce yaratıcı neden insanlık var olduğundan beri kendisine aracı olan insanları hep bu bölgeden seçmiştir ? Amerika, Asya, Afrika, Avrupa ve Avustralya’daki insanlar, günümüz teknolojik imkânlarına sahip olunmayan dönemde, bir tane bile peygamberi hak etmeyecek ne suç işlemişlerdir ? Denildiği gibi onlara da peygamber gönderildiyse neden bir tanesinin bile adı kutsal sayılan kitaplarda geçmemektedir ? Kendisine bir peygamber gönderilmeyen toplumlar olduysa ve hesaba çekilmeyeceklerse bu toplumlar neden var olmuşlardır ? Neden tanrı kendisine peygamber olarak seçeceği kişilerde bugünkü devlet kurumlarında gördüğümüz gibi kan bağı şartı aramıştır ? Bu aile, nesiller boyu peygamber çıkartacak kadar, tanrının gözüne girmeyi nasıl başarmıştır ?
     Bu soruların elbette farklı kesimlerce farklı cevapları var. Benim amacım bu soruları ve daha fazlasını sorabilmek. Çünkü soru sormadan büyünün bozulması mümkün olmuyor. Saygılarımla…

Amenhotep

“Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız. RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti.”
 (Tevrat-Yasanın Tekrarı-1)

DİPNOT VE KAYNAKÇA:

[1] https://www.pewforum.org/2012/12/18/global-religious-landscape-exec/

[2] Ahmed b. Hanbel, el-Musned 5/265-266; İbn Hibbân, es-Sahîh, 2/77

[3] Ahzab Suresi (50-53)

Başa dön tuşu