Dünyadan Politika-TarihDünyadan YaşamGöç

Fransa’da Göç ve Tarihi

Oni, omi, fransada göç politikaları

Bu yazımda Fransa’da Göç ve Tarihi hakkında bilgiler vereceğim.

Fransa tarihi boyunca sürekli göç alan bir ülke olmakla birlikte, Fransa’nın gerek siyasi ortamı gerek ekonomi politikaları bu durumun oluşmasında büyük bir role sahiptir. Fransız Cumhuriyeti’nin toprakları üzerindeki göç hareketlerini  güncel olarak incelemek istersek 19. yüzyıl’dan itibaren ele almamız daha sağlıklı olacaktır lakin 19. yüzyıl’ın öncesinden de bahsetmemiz gerekirse Germenler, Keltler, Bretonlar gibi milletlerin Fransız topraklarındaki göç hareketlerine de rastlamaktayız.

Günümüz Fransa’sının göç dalgalanmalarının temelini incelememiz gerekirse öncelikle Sanayi Devrimi ve sonrasını ele almalıyız. Fransa’daki endüstriyel büyüme, beraberinde iş gücü ihtiyacı doğurmuştu. Bu durum Polonya, Belçika, İspanya, İtalya, Portekiz gibi Avrupa ülkelerinden işçi göçmenlerin Fransa’ya göçünü tetiklemiş aynı zamanda bu dönem zarfında Vietnam’dan da çok sayıda göçmen gelmiştir.

20. yüzyılın başlarında I. Dünya Savaşı ile birlikte Fransa’da silahlanma ihtiyacı doğmuş ve bu ihtiyaç büyük çoğunluğu Kuzey Afrikalılardan oluşan yabancı işçileri işe almakla giderilmeye başladı ve bununla birlikte ilk Kuzey Afrikalı göçü de başlamış oldu. Savaş sonrasında bir çok kayıp yaşandı ve devletin devamlılığı için harekete geçen Fransa hükümeti, sosyo-politik ekonomik vb. altyapı inşası için iş gücü açığı oluşmuştu.

II. Dünya Savaşı öncesi ve sonrasında da benzer durumlardan söz edebiliriz. 1954 yılına geldiğimizde, Cezayir Savaşı’nın başlangıç yıllarında, Fransa’ya çoğunluğu Cezayir’den “Pieds-Noirs” (Cezayir ve diğer Fransız sömürgesi olan Kuzey Afrika ülkelerinde yaşayan Avrupalılar) ve Harkilerin (Cezayir Savaşında Fransa’yı destekleyen Cezayirliler) göç dalgasından söz edebiliriz. Aynı yılların devamında Vietnam’ın bölünmesi ile birlikte Güney Vietnam’dan çoğunluğunu öğrencilerin ve meslek profesyonellerinin oluşturduğu göçmenlerin varlığını da görürüz.

Sonuç itibariyle Fransa’daki göçmenler Fransa’nın eski koloni ülkelerinden işçi olarak gelmiştir. Bu yoğun göç dalgaları neticesinde Fransa, mülteciler için sığınma noktası haline gelmiştir. 1951 yılında imzalanan Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair Birleşmiş Milletler Cenevre Sözleşmesi’ne göre başvuru sahiplerinin beşte dördü Fransa’ya kabul edilmiştir. Bu mülteciler Doğu Avrupa ve Latin Amerika ülkelerinden vatanlarındaki diktatörlük rejimlerinde yaşamak istemedikleri için gelmişlerdir.

ONI, OMI ve OFII nedir ?

Fransa’nın bir çok ülkeden aktif olarak da göç aldığını işlemiş olduk. Bu göç sürecinin kontrolü için bazı kurum ve kuruluşlar varlığını ortaya koymuştur. Bunlardan bazılarından bahsetmemiz gerekirse ONI (l’Office national d’immigration) Ulusal Göçmenlik Bürosu, OMI (l’Office des migrations internationales) Uluslararası Göç Bürosu ve OFII Fransız (l’Office français de l’immigration et de l’intégration) Göçmenlik ve Entegrasyon Bürosu Fransa’daki en büyük iki göç üzerine kurulmuş kurumlardır. Aslına baktığımızda bu kurumlar birbirinden farklı değil birbirinin devamı olan kurumlardır.

ONI (l’Office National D’immigration)

Şöyle ki ONI, II. Dünya Savaşı’ndan sonra 2 Kasım 1945 yılında yabancı işçilerin işe alınması konusunda tekel bir devlet organı olarak oluşturulmuştur. İşçilerin işe alımları için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, yabancılara tıbbi muayene içinse Sağlık Bakanlığı tarafından denetime tabi idi. ONI, Fransa’nın yeniden inşası sürecinde önemli bir rol oynamıştır. Kurum, yasa dışı göçle mücadeleden sorumluydu.1988 yılına geldiğimizde ONI, yerini OMI’ye bırakmıştır. Lakin biz 1988 yılına kadar olan ONI’i tekrar inceleyelim. Şöyle ki, Fransız göç politikası 1970’li yılların başlangıcında yabancıların entegrasyonu ve Fransızlarla eşit haklara sahip olmaları üzerine kuruluydu. Fransız ekonomisi petrol krizi ile mücadele ettiği dönemde 1974 yılında daimi işçi göçü durdurulmuş ve yurtdışındaki misyon faaliyetleri yavaşlamıştır. Bu durum ONI’nin faaliyetlerini engellememiş hatta, hedeflerini gözden geçirme kararı almıştı. Böylelikle ilk hedef belirlendi; Ulusal Kabul Ağı’na katılım. Buradaki yegane amaç, yabancıları entegre etmek ve bilgilendirmekti. Temsilciler, işçileri ve ailelerini karşılamanın yanı sıra onları temel hizmetlere yönlendirme görevine sahipti. İkinci hedef aile göçüdür. Bu konu Fransa’da ilk kez büyük bir meydan okuma ortamı oluşmuştur. Ulusal Göçmenlik Bürosu, ailesini getirmek isteyen işçinin yeterli kaynağa ve onları almak için uygun bir eve sahip olup olmadığını kontrol etmekteydi. Üçüncü hedef ise göçmenlerin geri dönüş yardımı konusudur. Geri dönüş yardımı ilk olarak 1977’de uygulanmıştı. Buradaki ana fikir, işçilerin ülkelerine güvencesiz koşullarda dönmelerine izin vermemektir. Ancak, bu süreç o zamanlar hala etraflıca tartışılıyordu. Sonunda, geri dönüş süreciyle ilgili yardım, 1981’de daha iyi sonuçlar vermiştir ve  ülkede yeniden entegrasyon yardımı ile geliştirilmiştir.

OMI (l’Office Des Migrations Internationales)

Gelelim 1988 yılı ile birlikte OMI’nın kuruluşuna. Bu isim değişikliğinin temel amacı, yeni hedefler ve yeni bakış açıları oluşmaktır. Uluslararası Göç Bürosu, o zamanlara kadar yeterince ele alınmayan konularla ilgilenmeye başlamıştı. Bunlardan birisi de Fransızların yurt dışındaki iş pozisyonlarına yerleşmeleridir. 1990’lardan itibaren OMI, sosyal meselelere ve göçmenlerin entegrasyonuna odaklanmaya başlamıştı. Yabancıların kabulü ve tıbbi muayenelerin yanı sıra OMI, yabancıyla bölgedeki ihtiyaçlarını (istihdam, ev, dil eğitimi) değerlendirmek için kişiselleştirilmiş bir görüşmeyi uygulamaya koydu. 1998’de kabul platformları oluşturulmuştu. Bu platformlar özellikle aile birleşimleri için bir işlem uygulamasıydı. Zamanın entegrasyon politikası, 2001 yılında Yüksek Entegrasyon Konseyi’nin bir raporu tarafından şiddetle eleştirildi. Bu kurum, politikanın Fransız topraklarındaki göçmenlerin sadece %10’unu ilgilendirdiğini tahmin ediyor. Böylece, Kabul ve Entegrasyon Sözleşmesi şeklini alan bir “bireysel entegrasyon sözleşmesi” oluşturulmasını tavsiye etmiştir. 2005 yılında yaygınlaştırılan bu sözleşme, yabancıların mesleki eğitime (vatandaşlık veya dil) veya istihdam hizmetlerine yönlendirilmesini mümkün kılmaktadır. Yeniden yerleşim ve geri dönüş yardımı, ONI tarafından daha önce tartışılan ve yönetilen bir süreçti. Ancak, OMI 1998 yılında yeni bir süreç düzenleyerek çeşitli dernekleri harekete geçirdi. Uygulanan programlar, göçmenlerin menşe ülkelerine daha iyi bir şekilde yeniden yerleştirilmesini sağladı. 2003 yılında, OMI sığınmacıların tıbbi takibinden sorumlu oldu. Ertesi yıl, Fransa’daki sığınmacıları kabul etmekle görevlendirildi ve akışları, ulusal kabul süreci kapsamında toplanan sığınmacı kabul merkezlerine yönlendirerek yönetmiştir. İlk kez böyle bir görev bir dernek yerine bir kamu işletmecisine verilmişti. 

SSAE ve ANAEM

SSAE (Soutien, solidarité et actions en faveur des émigrants), Türkçesi Göçmenler Lehine Destek, Dayanışma ve Eylemler olan bu kurum göç akışlarını yönetmekle görevli kurum sürekli olarak isim değiştirmiştir. SSAE, OMI’nin yerini almıştı. 

ANAEM (l’Agence nationale de l’accueil des étrangers et des migrations), türkçesi Yabancıların Kabulü ve Göç için Ulusal Ajans olan bu kurum da 2005 yılında kurulmuştur. 

OFII

OFII (l’Office français de l’immigration et de l’intégration) yani, Fransız Göçmenlik ve Entegrasyon Bürosu Sarkozy hükümeti tarafından 2009 yılında eşsiz bir kurumun oluşturulmasına karar verdi ve bunun sonucunda OFII oluşturuldu. OFII, yabancıların kabulü, desteklenmesi ve entegrasyonu konusunda bugün ilk muhataptır. 2010 yılından itibaren İçişleri Bakanlığı’na bağlı Fransa’daki Yabancılar Genel Müdürlüğü gözetiminde faaliyet göstermektedir. Göçmenlerin kabulü ve entegrasyonu, geri dönüş ve yeniden yerleştirme desteği, sığınmacılar için destek, “hasta yabancılar” reformunun uygulanması; bugün OFII’nin görevleri arasındadır. 

Esad BÜLBÜL

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu