Fransa’da Génération Identitaire (Kimlikçi Jenerasyon) Hareketi (II Liderleri)
Fransa’da Génération Identitaire (Kimlikçi Jenerasyon) Hareketi (II Liderleri)
Geçen hafta Kimlikçi Jenerasyon’un doğuşu, fikirleri, amaçları üzerine durmuş Avrupa’nın göbeğinde giderek büyüyen bu grubun gelişimine odaklanmıştık.
Bu hafta da Kimlikçi Jenerasyon hareketinin kamuoyuna yansıyan liderleri, sözcüleri, öncüleri üzerine eğilerek bazı çarpıcı ve şok edici söylemlerine değineceğiz.
2021’de çıkan Hakan Günday’ın son kitabı Zamir’de yeni milenyum da denilen ama günümüzde geçtiğine de inanabileceğimiz bir gelecek zaman belirtilerek Almanya’da şu projenin ve yasanın yürürlüğe girdiğini görürüz.
Bir gün Alman Parlamentosu’nda bir yasa çıkartılır ve Türkiye’den gelen önce işçi gurbetçi olan, sonra Almancı denilen ama Almanya vatandaşlığına sahip Türk kökenli Almanların toplama kamplarına götürülerek oradan Türkiye’ye sınır dışı edilmesine karar verilir.
Milyonlarca Türkiye kökenli Alman vatandaşlarının bir gün sınır dışı edilmesi bizce de Hakan Günday’a göre de ütopik değildir.
Avrupa’da olan bitene baktığımızda söylem düzeyinde bu fikirlerin de yavaş yavaş gündeme geldiğini görüyoruz.
Örneğin Fransa’daki Kimlikçi Jenerasyon’dan esinlenerek Avusturya’da Avusturya Kimlikçi Hareketi’nin kurucularından olan Martin Sellner…
Batının İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılardan biri olan Martin Sellner göçmenlerin menşe ülkelerine geri gönderilmesi ve zorla asimilasyon sisteminin uygulanması için kampanya yürüttü.
Kendisi zaman zaman Fransa’daki Kimlikçi Jenerasyon hareketini de etkili bir şekilde yönlendiriyor.
Damien Rieu ise Kimlikçi Jenerasyon hareketinin kurucularından ve sözcülerinden. Kendisi aynı zamanda Ulusal Birlik partisinden Avrupa Parlamentosu’nda vekillik yapan Philippe Olivier’in asistanlığını yapmıştı.
Şu an da ise Damien Rieu 2022 başkan adayı Eric Zemmour’un ekibinde görev yapıyor. Bir dipnot olarak belirtilebilir ki Damien Rieu’nün babası komünist militanlardan.
33 yaşında olan Damien Rieu Fransız aşırı sağının önemli figürlerinden ve aynı zamanda Youtube kanalı olan sosyal medyayı çok sık kullanan bir Influencer.
Kendisinin siyasi arenaya dahili şu olaya dayanıyor. 2010 yılında, helal menüler sunan bir Quick restoranını kafasında domuz maskesiyle işgal etmesiyle aşırı sağ çevrelerde tanındı ve o günden sonra sansasyonel eylemlerini ve söylemlerini arttırdı.
Kendisi sıklıkla hedefine göçmenleri alıyor ve Fransa’nın bu kişilere yardım etmesini kesmesini istiyor.
“Fransızlar bugün sokakta yaşıyor. Barınma merkezlerine ulaşamıyorlar ve barınma sorunları yaşıyorlar […] Bu durumdan bir kez daha göç faktörünün sorumlu olduğunu düşünüyoruz. Nasıl ki hükümetin önceliği bu ülkedeki Romanlara ve göçmenlere yardım etmekse, bizim için de öncelik yerli Fransızlara yardım etmektir.”
“Fransa hızlı Afrikalılaşma sürecindedir.”
“Duyduğuma göre evet, kimlikçi hareket insanları deli”. Ama kim deli? Üçüncü kuşaktayken Cezayir bayrağı sallayanlarla, ülkemizi becerdiğini iddia edenlerle, cihat için ayrılanlarla ve belki de cani ve kelle avcılarından olanlarla umutsuz bir uzlaşmayı savunmakta ısrar edenler mi biz mi ?”
“İslam ile yüzleşmemiz lazım. Önce camiler, sonra peçe, sonra Ramazan, sonra helal, sonra minareler, sonra kantinler, sonra yüzme havuzları, sonra dış fonlar, kamu sübvansiyonları, sonra burkalar, sonra sokakta dualar, ardından cihat için çıkışlar ve saldırı planları..”
Özetle Rieu, İslam’ı ve göçmenleri Fransa ve Avrupa’nın geleceği için bir tehdit olarak görüyor. Aynı zamanda, tüm göçmenleri geldikleri yere geri göndermeyi içeren “yeniden göç”ün de destekçisidir.
Ayrıca göçmenlikle bağlantılı beyaz karşıtı ırkçılığın varlığını da kınıyor ve Twitter’da sık sık sahte haberler yayıyor. Öte yandan Rieu, SOS Racisme gibi çeşitli kuruluşlar tarafından ırksal ve dini nefrete tahrikten yargılandı ve mahkemeler tarafından birkaç kez mahkum edildi.
Hareketin kadın liderlerine gelecek olursak 28 yaşındaki Anaïs Lignier evli ve iki çocuk annesi. Altı yıldır Génération Identitaire üyesi olan Lignier, hareketin sözcüsü olarak da hizmet verdi.
Diğer önemli figür Thaïs d’Escufon ise 23 yaşında genç bir militan. Kendisine göre Kimlikçi Jenerasyon en başta Fransa halkının her cephede kalkanı olmak istiyor. Ve bugün Fransızları en başta tehdit eden asıl savaş, kitlesel göç ve Avrupa ile Fransa’yı bozan İslamlaşmadır.
“Şimdi harekete geçmezsek, medeniyetimizin sonu olabilir. Toplumumuzun eto-kültürel şoku ve kutuplaşması şimdiden hissediliyor. Harekete geçmek için çok geç değil, ama hızlı hareket etmeliyiz.”
Aşırı Sağ ve Genç Kadınlar
Burada belki bu alt başlığı da değinebiliriz. Fransız aşırı sağı giderek daha fazla kadınlaşıyor. Bundan kastımız kadın aktivistlerin burada öncü bir rol oynamasıdır.
2010’lardan bu yana, Marine Le Pen veya yeğeni Marion Maréchal-Le Pen, sonrasında Kimlikçi Jenerasyon’un sözcüleri Anaïs Lignier veya Thaïs d’Escurfon gibi insanlarla birlikte, aşırı sağ saflarında kadınların daha fazla yer almasının belirli nedenleri de var.
Bu aktivistler bu küçük grupların daha iyi bir imajını veriyorlar, daha iyi bir vitrin sunuyorlar, daha az agresif ve daha ilgi çekici görünüyorlar. Söylemlerinin sertliği, göçmenlere kustukları nefret verdikleri genç, modern, alımlı, şık Fransız kadını görüntüleriyle yumuşatılmaya çalışıyor. Çünkü kimse dazlak Neonazileri artık görmek istemiyor.
Yani aslında ırkçılık Fransa’da sarışın Fransız kadınlarıyla süslenerek sunuluyor.
Mert DEDECAN